Su Alırken Etiketine Dikkat! Bu Oran Yüksekse Böbrek Taşı Riski Artıyor


Günlük yaşamda tüketilen ambalajlı suların etiketinde yer alan mineral oranları, böbrek sağlığı üzerinde düşündüğünüzden çok daha fazla etki yaratabiliyor. Uzmanlar, özellikle yüksek kalsiyum ve sodyum içeren suların, düzenli tüketimde böbrek taşı oluşumuna zemin hazırlayabileceği uyarısında bulunuyor.


Böbrek Sağlığınız İçin Su Etiketini Okumadan Almayın

Su, yaşamın temel kaynağı olsa da içeriğindeki mineraller dikkate alınmadığında sağlığı tehdit edebiliyor. Son yıllarda böbrek taşı şikâyetlerinde gözlemlenen artış, uzmanları tüketilen suyun içerik bilgilerini yeniden değerlendirmeye yöneltti. Özellikle kalsiyum (Ca), sodyum (Na) ve oksalat gibi minerallerin yoğun bulunduğu sular, bazı bireylerde taş oluşumunu tetikleyebiliyor.

Üroloji uzmanları, düzenli olarak yüksek mineral içerikli su tüketen bireylerde idrar yollarında kristalleşme ve taş oluşumu riskinin daha yüksek olduğunu belirtiyor. Bu nedenle sadece su içmek değil, doğru suyu içmek de büyük önem taşıyor.


Etikette Hangi Oranlara Dikkat Edilmeli?

Ambalajlı suların etiketlerinde “İyon Bileşenleri” veya “Kimyasal Kompozisyon” başlığı altında yer alan bazı değerler, böbrek taşı riski açısından dikkatle izlenmeli. Uzmanlara göre aşağıdaki minerallerin günlük tüketimdeki ortalama değerleri önemli bir gösterge:

  • Kalsiyum (Ca): 20-80 mg/L arası kabul edilebilir. 100 mg/L üzeri risk yaratabilir.
  • Sodyum (Na): 20 mg/L altı tercih edilmeli. 50 mg/L üzeri uzun vadede taş riskini artırabilir.
  • Magnezyum (Mg): 10-30 mg/L arasında dengeli olmalı. Yetersizlik de aşırılık kadar zararlı olabilir.
  • Bikarbonat (HCO₃): 200-400 mg/L arası normal kabul edilir.
  • Sülfat (SO₄): 150 mg/L üzeri sular dikkatle tüketilmelidir.

Bu oranlar genel bir referans sunar; ancak kişinin yaşına, kilosuna, genetik yapısına ve beslenme şekline göre değişebilir.


Hangi Sular Daha Güvenli? Düşük Mineralli Su Ne Demek?

Düşük mineralli sular, özellikle böbrek taşı geçmişi olan bireyler için uzmanlar tarafından önerilir. Bu tür sular genellikle etiketinde “düşük mineral içerikli” veya “yumuşak içimli” gibi ifadelerle tanımlanır.

Yüksek mineralli sular ise daha çok spor yapanlar, ter yoluyla aşırı sıvı kaybı yaşayanlar ya da yüksek tansiyonu olmayan bireyler için kısa süreli fayda sağlayabilir. Ancak günlük içme suyu tercihi yapılırken bu tür suların sürekli tüketimi önerilmez.


Böbrek Taşı Riski Kimlerde Daha Yüksek?

Böbrek taşı oluşumu genetik yatkınlığa bağlı olabildiği gibi, bazı yaşam tarzı faktörleriyle de ilişkilidir. Yüksek risk grubunda yer alan kişiler:

  • Daha önce böbrek taşı geçmişi olanlar
  • Günlük su tüketimi 1.5 litrenin altında olanlar
  • Aşırı protein, tuz ve şeker tüketenler
  • Sedanter (hareketsiz) yaşam tarzına sahip bireyler
  • Gut, hipertansiyon veya insülin direnci bulunanlar

Bu gruplar için sadece su miktarı değil, suyun içeriği de belirleyici unsur haline gelir.


Uzman Görüşü: “Su İçmek Faydalı, Ama Ne İçtiğiniz Daha Önemli”

Nefroloji Uzmanı Dr. Gökhan Yıldız, konuyla ilgili olarak şu uyarıyı yapıyor:

“Böbrek taşı olan hastaların çoğu günde 2 litre su içtiğini söylüyor, ama hangi suyu içtiklerini bilmiyorlar. Su etiketini okumak en az yiyecek içeriğini okumak kadar önemlidir. Düşük sodyumlu ve dengeli mineralli sular tercih edilmeli.”

Ayrıca uzmanlar, her bireyin yılda en az bir kez idrar analizi ve böbrek ultrasonu yaptırarak risk düzeyini kontrol ettirmesini öneriyor.


Tavsiyeler: Su Tüketiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Etiket okuma alışkanlığı edinin
  • Günlük su tüketimini vücut ağırlığına göre ayarlayın (kg x 0.03 = litre)
  • Tek tip su yerine farklı kaynaklardan dengeli su tüketin
  • Çay, kahve ve gazlı içeceklerin suyun yerini tutmadığını unutmayın
  • Fazla mineral alımını dengelemek için meyve-sebze ağırlıklı beslenin
Back To Top